Nasil Para Kaybedİlİr? Part10 new yorka giden para!

yıl 1990 borsa ölü,türkinvestte option ,future işlemleri yapılıyor,ben nasrullah la konuşmadığım için gidemiyorum,çevrede mevzuu oluyor,

Ceyhan Bektaş ya diyor ben new york a giden paranın geri geldiğini görmedim.

Yıllarca future yapan insanları takip ettim,doğruydu ,para geri gelmiyordu. sonraki yıllar dank etti, ceyhanın bildiği tek borsa new york tu,yani ceyhan bunu söylerken demek istiyorduki borsaya giren para geri gelmez. İşte ülke yararı,,falan ,teknik,temel filan,filan............., işte o yıllarda nasrullah körfez krizi için petrol de pozisyon açmış,25/29 dolar arası savaş çıksın ben bunları 50/60 dan satacağım dermiş.,


Ocak ta savaş başladı saddam kuveytteki petrol kuyularının hepsini yaktı,kendininde petrol satış imkanı kalmadı,

Yani İKİ EN ÖNEMLİ OPEC üyesi IRAK VE KÜVEYT petrol üretemiyorlar ve satamıyorlardı,petrol teknik ve temel olarak uçması için her şey hazırdı.

Aamma petrol 40 dan 34 e 34 den 28 e 28 den 23 e 23 den 18 e düşüyor ve nasrullahın future kontratları likide ediliyordu.(teminatlar sıfırlanarak) vesselam. .
end PART OF 10

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? Part9 1994 ve volatilite

Her şeye rağmen akbank ağırlıklı pörtföy beni kurtardı,yoksa 9800 gören tuddf 1200 e geldi,öbürleride öyle bir tek akbank sadece %10 düşüşle durdu.ve agustos ayında bir büyük yanlış yapıyor nasrullahın batan aracı kurumlarından birini satın alıyordum.artık daha müşteri ,spk,maliye .... ilede uğraşmam gerekecekti.

bir müşterim 4 milyon dolarla oynuyordu,para yarıya düşünce işlemlerini yasakladım,tabiiki başkasına gitti,para orada sabun oldu,iki ev satarak bana geldi,artık senden habersiz dokunmayacağım dedi ,ben işlem yapmadıkça ve yaptırmadıkça yine kaçtı,şu anda boşanmış ve kimbilir kaçıncı evi satmış durumda geziyordur

bilmiyorum,bu tür sayamayacagım kadar çok örnek var elimde, HELE HELE ORTA asyada yüksek bir dağ soyadlı kişi ,rumeli deki daglar soyadlı kişilerin 300 /400 mil dolarları ne oldu dersiniz? şimdi anladınızmı PARA NASIL KAYBEDİLİR? CEVAP
BORSAYA GELEREK
END OF PART9

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? Part8 yüz milyon dolar nasıl yok edilir.(20 günde)

Nasrullah Ayan 93 çıkışında çok para kazandı,eh bendenizde fena değildim( sanıyorum gelmiş geçmiş tüm zamanların rekorunu kırdım)korkunç bir disiplin ve yazılarıma bağlanarak.

Sevgili nasrullah çelik halat ,tam sigortayı almış ve beş tanade aracı kurum sahibi idi.yemek davetini kabul edip,barıştık.bana sordu çöküş ne zaman? 15.01.1994 dedim.öyleyse ben aralık sonu hallederim dedi. ve 26 aralıkta tahtalardaki satışlarını gördüm,içimden inşallah sağlam durur dedim,hesaplarıma göre 35 mln dolarlık satış yapmıştı.

94 başı bütün küçük senetler her gün %10 gidiyordu,parada olan birinin halini düşünün,14 ocakta nasrullah özelleştirme idaresinden 33 milyon dolarlık bolu çimentoyu blok olarak alıyordu,telefon ettim ama çıkmadı,hoş çıksaydıda yapacak bir şey yoktu ya.

15 inde büyük düşüş başladı.10 gün sonra bolu 2000 li rakamlardaydı ve dolar 35 bindi(15 den)yani 33 milyon dolar 10 gün sonra 5 milyon dolardı,doların 80 bine gideceğini varsayıp %1000 lerle repo (tabbiki karşılıksız) YAPIYOR 40 binlere kadar dolar alıyordu,dolar 30000 e düşüyor repo 1200 lere çıkıyordu ve 26 nisan 94 de nasrullah faaliyetlerini durduruyordu.................
end of part 8

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? Part7 karanlıklar artarken!

ehh evde yatmak iyide yatarkende para lazım,çocuklar okuyor,ekmek yeniyor...


Eski bir arkadaşım,Türkiyenin en eski aracı kurumlarından birinin sahibi,beni aradı gel beraber çalışalım,dedi.Arkama ciddi para gücünü alırsam ,başarırım diyerek teklifi kabul ettim,

her sabah E5 e çıkıyor,minübüsle hareme .oradanda sirkeciye geçiyordum.Bak Mehmet dedim birgün,oyunu bizim kurmamız lazım,işte sana tahta ADANA A.HER GÜN TAHTANIN %20 Sİ SATIŞTA ,BİR ÜÇ GENLEDİKMİ % 20 yi aldık,bir daha etti sana %40/50 çünkü o anda satışta olmayanlarda gelecek,51 i geçtiğimiz an genel kurulu topla yönetimi al.

çünkü adana a 4,b 2,c 1 yönetim kurulu üyesine sahip,yok eğer % 51 i bulamazsak mesele yok,en % 25 yukarıdan malları satarız.HER halükarda risk yok dedim.Mehmet birkaç gün düşündükten( muhtemelen para aradı bulamadı) yok yapamayacağız dedi.

biz birkaç tahtada hareketle küçük paralar kazandık.Kordsa 5500 leri görmüştü 3300 lerde fiyat bana uygun geldi aldım(beraberce)aldıkça fiyat düşüyordu 2800 lerde mehmet ben satacağım dedi.ben direndim o sattı,beni merak ediyorsanız iki hafta sonra 2100 tl den sattım.

O arada yine eski bir arkadaşla karşılaştım,bana bir buçuk yıldır Mersinde dağlarda yaşadığını ve borsayı çözdüğünü söyledi,yaptıklarını grafik üzerinde anlattı ve bu arkadaşı Mehmede tavsiye ettim,benim yerime pörtföy yönetimine o alındı,

sonuçlar inanılmazdı.fiyat 2800 ü görecek,oradan 3150 ye gidip 3050 kapatacak diyordu ve oluyordu,bir hafta sonra o arkadaş Mehmede ne söylediyse bilmiyorum Mehmed bizi nazikçe kapının önüne koyuyordu.Dolayısıyla bendeniz bira ve pavorottiye devam ediyordum.

BU arada yazdığım notları düzenliyor asla borsayla ilgilenmiyordum.

Kendime söz verdim, eğer borsa ya dönersem notlarımın dışına asla çıkmayacaktım.

91/92 böylece geçiyor,93 e geliyorduk,içim kıpırdanmaya başlamıştı anlaşılan bull market başlayacaktı.bir gün takım elbiselerimi giyinip Özhan Oral menkule gittim.

Oradaki vatandaşları seansdan önce toplayıp, bakın arkadaşlar alım satım yapmayı bırakın mallarınızı alın yıl sonu gelin 1e 10 kazanırsınız dedim,tabiiki oradakilerin çoğu parayı sana verelim bize yıl sonu 1 e beş ver dediler.
END OF PART 7

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? Part6 bütün yollar Romaya çıkar!

NETİCEDE mart 1989 a 40 milyon tl ve 10000 ereğli ile başlamıştık,3000 ereğli yani 450 milyon tl ile bitirdik yılı.bir yanda 10000 adet 3000 e düşmüş,öte yanda 40 da 450 olmuş.sene sonu başarılımı ,başarısızmı olduğuma karar veremedim.1990 yılı o ana kadar yeterli primi yapmamış olan bira ve eczacıların yılı oldu.

4/5 binlerden 200000 binli rakamlara gelerek tarih yazdılar,fakat bu kagıtlarla işim hiç olmadı,halbuki özellikle biralar favori kağıtlarımdı,4/5 binli rakamları kaçırınca 7000 li rakamlarda aldım 9000 dende çıktım,anladımki bir kağıda vaktinde ve uygun fiyatla giremezseniz,neticede korkup erken bırakıyorsunuz.Artık karaköyde otorite idik.

Nasrullah bu özelliğimi tespit etmiş,gireceği kağıdı önce bana aldırıyor,benim arkamdanda bir sürü yamyam o kagıtları alıyordu,böylece kağıt yükseliyordu.Bİr gün RABAK muhabbeti yaptı,kağıdın nekadar ucuz olduğuna beni ikna etti,kagıda 40000 tl değer biçtik.Ertesi gün 8500/9000 aralığında ben rabakları aldım.üç gün sonra 15500 oldu,keyifle borsadan çıkıp aşağıda kahvede çay içerken,13500 e kadar TÜRKİNVEST in verdiği haberi geldi,ne oluyor deyip Nasrullahı aradım,

o da merak etme piyasada mal yok,piyasayı mallandırmadan götüremezsin diye mantıklı biçimde beni rahatlattı.iki üç gün böylece devam ederken piyasa iyice mallanmıştı,hesaplarıma göre Nasrullah aldığının 10 misli mal satmıştı,NASRULAHIN yanına gidip ulan bu ne iştir,dediğimde eh öyleyse sen yarın sat ,ilk yarım saat senin satışını bekleyeceğim,yoksa ben satışa devam edeceğim dedi,içimden pezevenk benim mallara göz dikmiş dedim,yoksa 40000 fiyat biçilmiş kağıda niye 11000 lerde sat desin dedim.

ertesi gün gerçekten ilk yarım saat türkinvestin satışı gelmedi, tahtada ciddi şekilde alıcılı idi.gün sonu türkinvest 11000 tl ye kadar ciddi mal verdi.ertesi gün falan derken kağıt 7500/8000 arası dengelendi.Ben artık ciddi bir RABAK uzmanı olmuştum,bilanço,insider falan herşeyi yapıyordum,bir arkadaşım bak kağıda aşık olma falan derken,körfez krizi geliyor,bütün kagıtlar geberiyordu,

Rabak IN DENGESİ 5000 lerre oturmuştu.91 ocagında USA IRAK a müdahale edince kağıtlar %25 /30 prim yaptı,çünkü herkesin beklentisi kriz çözülünce fiyatlar patlayacak şeklinde olmasına rağmen ben,kendime değilde başkalarına objektif oluyor(hayır,bu düşünce fiyatları tutuyor,bu iş çözülünce beklentide bitecek ve asıl düşüşü o zaman yaşayacagız dedim) 91 ocakta Rabakta yine tık yoktu.

Halil Bezmen(rabak ın sahibi) i ziyaret ettim,çünkü nasrullahın sattığı mallarda onundu.uzunca bir konuşmadan sonra şirketin iki sene sonra müthiş olacağından bahsedince ,kararımı verdim 3800 tl ye kadar malları hiç bir kademede başkasına satış fırsatı vermeden verdim.işte o Rabak 6 ay sonra 0 oldu.Koruma T

ARIM,MENSUCAT SANTRAL,SANTRAL HOLDİNG DE.İKİ TANE ARKADAŞIMDA bu kagıtların % 10 ları vardı onlarıda ikaz ettiğimde ,onlar benim kendi kağıtlarında gözüm olduğu şekliyle suçlamışlardı.nASRULLAHA ULAN BENİ YAKTIN,%80 ENFLASYONLU bir ülkede 9000 ne al bir sene sonra 4000 lere sat.ne güzel iş deyip bir güzel küfürle küstüm.

Artık yolum DEHA menkule götürüyordu beni.B u ciddi zarar ın çıkması için habire alıp satıyorum,bir kazanıp 10 kaybediyordum,yine yolların sonu na geldiğimi hissettim ve bütün senetlerimi satıp eve kapandım,bira içip pavarotti dinliyor ve anılarımı yazıyordum,belki borsadan kazanamayıp kitap yazarak kazanırım diye.üç ay kadar yazdıktan sora yaptığım hataların nasıl bağırdığını gördüm.üç daktilo sayfası hata raporu yazdım,demekki buralarda tersi yapılmalıydı.
END OF PART 6

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? Part5

1989 a devam!

n512818128_137747_3294


Ve ben erğli alıp satarken,AOG TURKİNVEST ADLI aracı kurum el değiştirdi.komisyonları üç aylığına sıfırladı.Tabii ben türkinveste gidip hesap açtırdım.benim sadece ereğli tahtasında iş yapmam yeni patronun dikkatini çekmiş.Brokerim Selim bana gelerek patronun beni yemeğe davet ettiğini söyledi,eh beleş yemek iyidir deyip,sarıyer urcan restorana gittik.az sonra bir vatandaş geldi,ben NASRULLAH AYAN dedi.Rakı,balık derken muhabbet koyulaştı,erglide bildiklerimizi anlattık,karşımdaki vatandaş iyi bir dinleyici idi,aşagı yukarı bütün gece ben konuştum.Ayrılırken seans sonu şirkete gelmemi,orada beraberce vakit geçirebiğimizi bahsetti.Genel müdür şimdiki milli takım menejeri CAN ÇOBANOĞLU idi.

15000 lerden sora nasrullah deli gibi,ereğli alıyordu,ulan nasrullah bu para nereden geliyor dediğimde kahkahayla ben zengin birisiyim bu da paramı derdi.30000 li rakamlarda 60/70 milyon dolarlık ereğlisi vardı.


bİR GÜN CAN ın yanında otururken,kalkınma bankasında can a habire telofon geliyor,repo bono lafları gırla gidiyordu,şimşek çaktı,demekki bunlarda çok yüklü miktarda hazine bonosu vardı,satıp ereğli alıyorlardı.bir ay kadar sonra yine can ın odasındayken,mutad üzere kalkınma bankası telofonları geliyor Can boncuk boncuk terliyordu,anladığım kadarıyla karşıdaki kişiler hazine bonolarının fiziki teslimini istiyorlar,Can da kıvırtıyordu,megerse Can onlara devamlı şu kadar hazine bonosu satıldı diye TÜRKİNVESTin makbuzunu veriyormuş,o zamanda hazinenin sattığı bu bonolar bir ay sonra fiziki kağıtlarla değiştiriliyordu,anladımki nasrullah bu hayali bir aylık süreyi kullanarak,olmayan bonoyu satıyordu.


Hakkını teslim etmem lazım,nasrullah daha ergli 19000 lerde iken bana sakın dokunma ocakta 150000 diyordu,hawai ye tatile git sana daha ucuza gelir diyordu.Eregli 80bin lerde iken mali şube türkinvesti basıp,erglilere el koyuyordu,kalkınma bankası 61 000 ne kadar kağıtları satıp parayı likide etti.
Öteki artan ereglileri iade ettiler,nasrullah bir anda borçsuz 30 milyon dolarlık erğlinin sahibiydi artık!
END OF PART 5

Yorum bırakmak ister misin? !

Para Kaybedİlİr? Part 4

1989 geldik!

1988 menfur bir yıldı.1987 ağustosunda 1300 olan endex 300 lere geriledi.ben bütün malları ala sata erimeye devam ederken,mayıs ayında bütün malları satarak yükselmekte olan altın aldım.ama problem sadece borsada değil ,bendeymiş,

iki hafta sonra altın % 25 değer kaybetmişti.eylül ayında istanbula taşındım.bir evim birde ev param kalmıştı.

arada bir borsaya uğradığımda koca salonda inler ve cinler cirit atıyordu.Bütün brokerleri toplayıp seans vakti çay ısmarladığımda olduydu.zaten topu topu 6/7 kişi idiler.Herkesin bir favori kağıdı vardı ve herkes kağıdı için ucuz değil bedava diyorlardı.haaa sahi unuttum,1986 yılında çukurova elektirik 4/5 bin tl idi.sermaye 3750.000000 du piyasa değeri 16/17 milyar tl ye geliyordu.

1985 net karı 17.2 milyar idi.ya böyle işmi olur dediğimde komisyoncular normal fiyat diyorlardı.Bende demekki bir hikmet var deyip kağıda yanaşmadım.86 ekiminde 5200 tl den 1000 adet (henüz lot icad edilmemişti) alıp ,bir ay sonra 15500 den sattığımda kaçpara gidip geldiğini gören iş bankası memrları kafayı yiyorlardı.6 ay sonra kağıt 120.000 tl oldu.demekki borsada yanlış olur ve zamanla düzelirmiş dedim içimden.1989 yılına girmişsekte ocak bilanço hareketi bile olmamıştı.

Fiyatlar zıpkın yemiş gibi çakılmışlardı,mart ayına girdiğimizde içim kıpırdamaya başlamıştı.Benim içim kıpırdıyorsa bu bull market habercisi demektir.Hangi kağıdı alsak diye düşünürken,sirkecide eski bir arkadaşıma rastladım.erdemir genel müdür yardımcısı olmuştu.Yemeğe gidip eski günleri yadettik,bu arada erdemirin karının 500 milyon dolar olacağındanda bahsetti.(brüt) o günkü piyasa değeri yaklaşık 150 milyon dolardı.Madeni bulduğumu hissedip 40 milyon tl verip 10000 adet eregli aldım.hesaplarıma göre 50000 tl etmesi lazımdı.bana niye aldığımı soranlarada aynısını söyledim.kağıt hemen 6000 tl oldu.5000 e geriledi,tekrar 6400 oldu 5200 e geriledi.ben hiç ellemedim ama keşke alıp satsaydık diyede aklımdan geçip gidiyordu.tekrar 6400 olduğunda ben malları sattım veee 6600 tavan oldu o gün.

akşam içimde fırtınalar esiyordu,ulan aptal adam 50 bin diyen sen 6400 den satan yine sen diyordum.Ertesi gün direkt tavan 7100,sonra 8000,derken 12000 de kağıt açıldı.bendeki tabloyu merak etmeyin nasıl düşünüyorsanız öyle.neyse kağıt 9100 e kadar geriledi ve 7000 adet ereglimi aldım,oradan 15000 e gittik,benim aklım hep kaybolan 3000 ereğlimdeydi.

15500 den sattım ,hesaplarıma göre eğer 12000 olurda oardan alırsam tamamlardım,fiyat bir kaç gün sonra 14500 geldiğinde ben ellerimi ovuşturuyordum,ki ani bir hareket oldu 17500 den 6000 adet erğlimi aldım.sene sonu ise erğli 150000 olmuş tu ve bende 3000 ergli kalmıştı.Tabii bu arada bu ölçekte olmasada hemen bütün kağıtlarda 1 e 5,1 e 10 artışlar olmuştu.
END OF PART 4

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? Part 3

cağaloğlundan karaköy'e

1987 eylül ayında cağaloğlunda düşüş bütün hızıyla devam ediyordu,Çukurova gibi sağlam bir kagıtta 25000 den 8000 e gelmişti.Pazartesi KARAKÖYDE BAŞLAYACAK BORSA için İstanbula geldim ,

AÇILIŞ muhteşemdi.büyük bir salon her senede ayrı bir tahta ,anlayacagınız sistem değişmişti.fiyatlar aynı gün 3/4 kat olmuştu,çukurova 8000/ 24000 .fakat bunun ardından düşüşler yinede devam etti.Bende ala sata 2400000 usd dolarını 70000 dolara düşürmenin keyfini yaşıyordum.bir gün ya bu böyle olmaz oyunu kendimiz kurmalıyız dediğimde,1350/1550 arası ege gübreye üçgen attım.AO 1352.

ERTESİ GÜN TAVAN 1525 olduğundan,tavana bir sürü alıcılar gelmişti.Çarşamba ise tavan 1650 idi ,fakat tahtadaki en iyi alış 1350 idi.Seansın sonuna kadar hiç işlem yapmadım son dakika da tavan dahil aldım.perşembe tavan 1800 dü.tabanda bile alıcı yoktu iki tahta satıcı vardı,tabii biz yine tahtayı üçgenledik.Cuma günü tablo aynı idi tavan 1950 idi.seansın başında bütün satışları aldım,tavan alışa geldi verdim ,satışa geldi aldım,bana soruyorlardı ne yapıyorsun:el cevap ne yaptığımı bilmiyorum.onlar kendileriyle dalg a geçtiğimi zannedip kızıyorlardı ama ben gerçekten ne yaptığımı bilmiyordum.neticede seans sonu bütün tavanları aldım ve şehrime döndüm.

inanılmaz bir hafta sonu geçirdim,tahtanın bu işlem hacmiyle aldığım malların satışını bir yılda falan tamamlayabilirdim.uyku muyku hakgetire.Pazar gece yarısı otobüse binip istanbula geldim,karaköydeki bir çay ocağına gittim uyuya kalmışım.saat 11 gibi kahveci beni kaldırdığında seans çoktan başlamıştı.bor sa salonuna girdiğimde gözlerime inanamadım tavan 2150 idi ve üç tahta alıcı vardı,elimdeki malların yarısını verebiliyordum.hemen 1900 kadar bütün alışlara verip otele uyumaya gittim.

nasıl olsa kağıt artık adam olmazdı.ama kuşlar gibi hafiflemiştim(İMKB de ilk tahta yapmada böylece gerçekleşmiş oldu)Sabah borsaya geldiğimde insanlar beni kapıda karşıladılar,bende muzaffer bir komutan gibi içeri girdim.tahtanın taban olduğundan hiç endişem yoktu.gözlerim dört kere yerineden oynadı.tahta 2200 tavandı,meğer ben verip çıktıktan sonra tahta gene tavan olmuşmuş,elimdeki öteki malları 2700 den verdim.vesselam.
part 3

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? Part 2

ve bir gün başbakakan özal,bakın nasıl İMKB yaptık ama,buradanda özelleştirme yapacağız dedi.Günlerce kağıtlar alıcı bekledi,fiyatlar 1/10 ......1/7 falan oldu.Bu arada açılış fiyatlı satışlarım hiç gerçekleşmedi.bir kısmı gerçekten gerçekleşmiyordu ,bir kısmı ise aslında gerçekleşiyor fakat bana seninki gerçekleşmedi deniyordu.Bir gün kimseye görünmeden seansa geldim,emrimin gerçekleştirildiğini duymama rağmen,seans sonu komisyoncum emrimin gerçekleşmediğini bana anlatıyordu.

İyiler daima komisyoncuların oluyordu,seansa sadece iş bankası giriyordu,bankalardan.İş bankasıda aynı oyunu oynadı bana tabiiki.Bu arada 86 nisanında 8400 tl den100 adet AKÇİMENTO almıştım.ertesi hafta pazar günü tercüman gazetesinde akçimento yu 12500 görünce satış emri verdim.pazartesi günü akşam telefonla aradığımda satılmadı dendi.hafta sonu gazeteden ( çünküm borsa bilgilerini haftalık olarak pazar günleri tercüman verirdi sadece)(ebatlarıda döviz kurlarıyla aynıydı.) hissenin 17500 olduğunu görüyor,pazartesi satış emrini veriyorum amma satılmıyor.bu haftalarca non stop devam etti,zannediyorum 9. haftada 225000 tl den ancak satabilmiştim.
PART 2

Yorum bırakmak ister misin? !

Nasil Para Kaybedİlİr? PART 1

sg

HAYALİ KÜÇÜK ALİ OLMAZ!!!!!!!

Bu yazı Dizisini, Borsada ve yatırım enstürümanlarından para kaybeden herkes Okusun…..

Çok yararlı Olacaktır ve Bundan Sonra Daha Sistemli Bir Şekilde, Borsada para kaybetmeyeceklerdir…

Sayın BABA nın Borsa Geçmişinden kesitlerdir.

faraziyelerle kazanılmaz,KAYBEDİLİR!

ah şu fiyata tekrar gelsede satsam dediğinizi duyuyorum, işte o çıkmaz yolun girişidir.sakın.sakın.sakın !!!!!

Nerede oldugunuzdan çok,borsada olup olmamanız önemli,eğer borsadaysanız vay halinize!!

1986 yılı şubat ayında İMKB ile teşerrüf ettik. O zamanlar emirler sandıga atılırdı,çetrefilli formüllerle dağıtım yapılır ve neticeler Kaya bey tarafından saat 10 da açıklanırdı.30 m2 lik bir salonda 5/6 broker ve 4/5 borsacı adayı olurdu.iki girişten sonra mal almak veya satmak için en güvenilir yöntemin en iyi fiyat teklifi olduğunu çözdüğümde,komisyoncular böyle teklif mi olur deyip güldüler.onların buna aklı erene kadar ben epeyce yol aldım,çünkü ben istanbul dışındaydım ve ayda bir falan ancak gelebiliyordum.Mallarımı iş bankası saklamada tutuyor,saklama sevisindeki çocuklara borsa başkanının pörtföyünde bir hareket olup olmadığını soruyordum.1987 yazı geldiğinde başkanın pörtföyü duruyordu,tabii benimkide.KOYDUĞUM PARA 20 kat falan olmuştu.her gün insanlar deliler gibi senet alıyorlar ,fiyatlar serbest bırakılıyor,bir gün evvel 1000 tl olan senet ,ertesi gün 7000 tl den açılıyor,bazan günü 12000 tl den kapatıyordu.

PART 1
ARKASI YARIN

Yorum bırakmak ister misin? !

Sonunda Başardım…

n512818128_202719_4515

Evet evet sonunda başardım, o kadar üşengeç bir insan olarak ben deniz bu sefer üşenmedi 3 gündür onlarca template falan derken ahada blog sayfam oldu,

(Bkz.. Hakkımda..)

Bir Acemilik var ancak…..!!!

Benim blog'dan anladigim, aradigim ve olmasi gerektigini dusundugum şeyler -ozellikle gunlukten ayirt edici- nitelik; bir blog'un egitici ya da ogretici olmasi yonunde. yani insana dedikodu malzemesi ve halet-i ruhiyeden fazla bilgi vermeli: ilgilendirmeli. blog sahibinin ne yaptigi degil; neden, nasil yaptigi onemli olmalidir.

siradan bir gununu anlatsa dahi insan, icinde bir hissesi olmali. kimi insanlar calistigi sektorle ilgili bilgiler veriyorlar misal. ne kadar guzel! buna kendini de katiyor zira. "sunu sunu yaptim. boyle oldu. su da soyle olacak iki ay sonra. o zaman da ben belki sunu yapmak zorunda kalacagim." gibi, ilgili insanlar icin kayda deger bir "tecrube kaynagi" olabiliyor bu blog'lar. evet isin ozu bu sanirim.

Neyse Benim Yapmak istedigim Konspet de Bu işte…

Borsa Ekonomi Konusunda Elimdeki Tüm incileri Dökmek..

Yorum bırakmak ister misin? !

Kendi kaderimi kendim tayin ederimcilerin İflas ettiği anlar...

Dün muhteşem bir kadınla tanıştım...
Sabaha kadar içtik.
Sabaha kadar hayatlarımızı konuştuk.
Sabaha kadar kader denilen şeyin ne tuhaf bir şey olduğunu düşündük.
Ahh kader!
İnanmak veya inanmamak nasıl de kendi “başarımıza” bağlı...
Başarmışsak, nasıl da küçümseriz..
Nasıl da “yok öyle bir şey” diye gürleriz.
Nasıl da “ben kendim yaptım her şeyi” diye havalar atarız.
Çok çalıştımlar...
Hiç hata yapmadıklar... Çok zekiyimler.. Hep doğru karar verdimler..
Kader de neymiş... Başarısızların “tesellisi” sadece.
Öyle mi?
16 yaşında, annen baban gözünün önünde trafik kazasında ölmüş, paramparça olmuş, iki küçük kız kardeşinle, kimsesiz, yapayalnız, beş parasız ortada kaldığında, üstelik bu kardeşlerin her ikisi de bir yıl sonra en ağırından şizofren olduğunda ne diyeceğiz peki?
Kuru bir “talihsizlik” mi? Hay Allah şanssızlık mı? Buzzzz gibi KADER işte!
Kendi kaderimi kendim tayin ederim kardeşim lobisinin iflas ettiği an budur işte.
Ne yaparsın ki? Ne yapabilirsin ki 16, 17 yaşında?
Aynı yaştaki kendi prenseslerinizi, prenslerinizi düşünün..
Bırak yemek yapmayı, daha bir tencere yemeği buzdolabından çıkartıp ısıtmayı beceremeyen...
Servis gecikince ödünüzün koptuğu, iki sokak ötesini bilmeyen...
Hayatında tek başına şehirler arası yolculuk yapmamış...
İki çorabını bir araya getiremeyen...
Bırak akıl hastası, sapa sağlam kardeşine bile göz kulak olamayan..
O hem kazık kadar hem de bebek gibi 16’lıklarınızı düşünün...
Getirin gözünüzün önüne...
Ne yaparlardı?
Ne yapabilirlerdi?
***
Kader.
Böyle kapak gibi çıkıverir işte ortaya..
Mitolojide tanrıça Fortuna vardır. Kader tanrıçasıdır. Bütün tanrıların üstündedir.
Jüpiter (Zeus) bile ağzının içine bakar. Dünyanın imparatoriçesi de derler.
Fortuna hem gelecek, hem servet manasına gelir. Elinde bir dümenle, kör ve bazen de peçeli olarak tasvir edilir.
Çünkü ne zaman ne yapacağı ve dümeni ne tarafa kırıvereceği hiç bilinmez, hesaplanamaz.
Üstelik kör de olduğu için insan ayrımı yapmaz, yapamaz... Biz de zaten “kör talih” demez miyiz?
Çark-ı felek dediğimiz de tam da budur. (Yarışma programı olmasından öte...)
Bu arada felek de çark demek aslında. Yani çarkın çarkı demiş oluyoruz çark-ı felek dediğimizde.
Feleğin çemberinden geçen de yine çemberin çemberinden geçmiş oluyor. Niçin bu kadar tekrar etmişiz çarkı, çemberi, dümeni bilinmez. Feleğin sillesini yiyen çarkın tokadını yemiş oluyor. “Felaket” kelimesi de felekten geliyor desem..

Yorum bırakmak ister misin? !

Book Crossing

Amerika'da yeni bir moda cikmis: Bir takim mechul kisiler,
kamuya acik yerlere bir takim kitaplar birakiyorlarmis.
Diyelim bir parka gidip bir banka oturuyorsun,
bankta bir kitapla karsilasiyorsun.
Mahallede yasayan bircok kadinin ortaklasa kullandigi
'çamasir yikama merkezine' gidiyorsun, makinelerden
birinin ustunde bir kitap. Trene biniyorsun, aa, koltugunda
bir kitap bulunuyor. 'Marketten' alisveris ederken elini atiyorsun,
birisi biskuvi paketleriyle cips paketlerinin arasina bir kitap
yerlestirmis.
Telefon kulubesine giriyorsun, telefonun yaninda bir
kitap... Define bulmak gibi!
Roman, siir, oyku, deneme, artik bahtina ne
cikarsa...


Bu moda Italya'da ve Fransa'da da yayilmakta.
Kitabi birakan kisi kimligini gizli tutuyor,
kitabin parasini da helal ediyor. Tek
ricasi var, siz de okuduktan sonra buna benzer
bir yere birakin da baskalari da yararlansinlar.
Fakat bunu baslatan kisi belli:

Ron Hornbaker adinda, Missouri eyaletinden bir
bilgisayarci.

Bu olaya 'BookCrossing' deniyormus. 'Kitap
gezdirme' diye mi tercume edelim...
Fransa' da boyle 'crossing' yapan dokuz bin
kisi varmis daha simdiden, ortalikta dolasan serseri kitap sayisi
da on bini gecmis...

Bu nedir biliyor musunuz arkadaslar? Bu bir cesit
'okuma ve okutma kampanyasidir' .
Paylasmaktir Ve basli basina bir projedir.


Yorum bırakmak ister misin? !

email iletişimm :)

Yorum bırakmak ister misin? !