Elektrik Alınan Adamın Ay Sonunda Fatura Yollaması

Biraz önce blog yazmaya niyetlendim tam moda sokuyorum kendimi hafif den ampulun etrafında birşey uçusuyor kelebek sandım kafamı bir çevirdim “yarasa” yuh dedim bunun ne işi var burada, cok acayip ses cikartiyorlar, viyyik viyik kulak kanatmaya birebir..sanırım kapı pencere açık durunca oluyor bunlar. çıkartayım diye uğraşırken ikincisi de geldi. sanırım birbirlerine kur yapıyorlardı. rahatsız etmeyeyim çiftleşsinler diye balkona çıktım üçüncü de girince eeeaaahhh yeter la gruba izin vermem diyerek daldım içeri iki saat sürdü çıkarma seansı. hahah şaka 1 tane girdi kaçırdım bir daha gelmez şerefsiz pis korktum ama :)

Aşk-ı memnu, canım benim, demek dönüyorsun. hoş geldin, seni özlemiştik. Bu diziyi seviyorum neden bilmiyorum..


Bu arada; aklıma geldi, bugun bir kaç kişiye yol verdim.. Size benden öneri birinin üzerinizden ego tatminine çalıştığını hissediyorsanız etrafınızdakilerin kaçın derim, çok ciddiyim, hoşgörüsüzce başkalarını eleştiriyorsa’da, sadece kendi çıkarları için yanımızda oluyorsa, cimri olmasıda yeterli ve geçerli sebeptir. hele hele cimriliğini asalak boyutlarına taşımışsa kişi, hemen kaçın derim, ve ihanet yine kaçın derim valla bak, ipi kopmuş uçurtmalar gibi götünün başının oynaması,yan çizmesi.koşarak uzaklaşın! valla ben yaptım huzurluyum.. tavsiye ederim yapınız..



Moralim süper degil bugun durgunum.. bir kırıklık var yürekte tarifi zor..


Gerçeklerden kopmuş bi yerlerde heryer olabilir?????, hayal alemlerinde takılıyorum. oralarda her şeyin en süperi benim, çünkü etrafta benden başka kimse yok. kralım, en büyüğüm. özenilen ve gurur duyulan alfa erkeği. gerçek öyle değil. ama gerçekler örtülebilir.


Bugünden başka daha ne kadar zaman önce bu kadar ölmek istedim acaba. bugünün bi özelliği yok, diğer günlerin de yoktu. zaten gün diye bi kavram da yok, ilerleyip duruyor, güneş-ay-güneş-ay, bana faydası yok. bana hiçbir şeyin faydası yok. bu pisliğin, bu hayali yansımaların içinde boğulup durmaktan sıkıldım, ama daha ötesini görebilecek kadar da cesur değilim. bana bakan insanların gözlerini görüyorum, değer verilmiş, beni bir şey sanmışlar. artık öyle bir şey olmadığımdan ise çok eminler. dev bir hayal kırıklığı. kendimden ümidi keseli uzun zaman olmuştu ama başkalarının benden iğrenmeye başlaması çok eski değil. çok kötü, çok iğrenç. sanki her yere kusmuşum ve temizlemekten kaçınıyormuşum gibi. her yerde benim pisliklerim var. temizlemeye çalışırken daha da yaymışım. parçalanmış aynalar, kırılmış eşyalar. hepsini tamir edeceğime, düzelteceğime söz verdim, ama hepsini daha da bozdum. her şeyi kırıyorum. eskiden kırarken zevk alırdım, şimdi sadece kırıyorum. anlamlı olabilecek, değerli sayılabilecek her şeyi ayağımın altında eziyorum, parçalıyorum. her şeyden uzaklaşmam gerek. her şeyi parçalamam gerek.



Dünyadak
i en anlamsız parça. puzzle'daki hiçbir yere uymuyorum. çoktan torbaya atıldım, rafa kaldırılmak için yalvarıyorum. bu benim yenilmiş ve mahvolmuş halim. çaba sarf etmeyi önemsemiyorum, başarıyı önemsemiyorum, sevgiyi veya saygıyı dinlemek istemiyorum. kısa kısa nefes alıp verip, en sonunda durmak istiyorum. bilincin bi şekilde yok olup, dağılıp gitmesini istiyorum. pis bir böcek gibi ışığa doğru sürükleniyordum, artıklarımla her yeri karartarak. şimdi bütün ışıklar söndü, ve kendimi küçük kıskaçlarımla boğarken buldum. gregor samsa gibi bir hamamböceğiyim, ama kendimi sindirmek için üzerime kusuyorum.


Bir işe yaramayacak, hiçbir işe yaramayacak. uyandığında her şey çok uzakta gelecek. aşağılık beynin tarafından "uyanmak", temizlenmiş, arınmış olmak olarak algılanacak. her günü yaşayıp durmak zorundasın, sabahların en kör saatinde kendini boğmak istediğin ana kadar yaşayacaksın. üstün başın parçalanacak, gerçekten kaçmak için gırtlağın parçalanana dek bağıracaksın. ve hiçbir şey olmayacak. uyuyacaksın. uyandığında aynı arınma hissi. ve tekrar aynı döngü. sürekli olarak aynı döngü. hücrelerin kendini imha edene dek aynı döngü. aylar sürebilir. yıllar sürebilir. ama bütün bunları bir anda bitirebilirsin. bütün bunları hemen sonlandırabilirsin. bir daha başkalarının senin için duyduğu utancı hissetmeden sessizce kaybolabilirsin. hemen. o yılışık ve kaypak korkunu, sadece bir-iki saniye için geride bırakarak, hayatında yapacağın en onurlu şeyi yapma cesaretini kendinde bulabilirsin. ayağa kalk, yürü, yapılması gerekeni yap, uyu. onurun varsa böyle olmalı. gururun bunu yapmalı. şimdiye kadar binlerce defa bunu yapman gerekirdi. onun yerine uyuştun. her şeyden kaçtın. saklandın. inkar ettin. ağladın. tırnaklarınla yüzünü kazıyıp, derilerini ayıkladın. ama yapılması gerekeni yapmadın. utancı gördün, hayal kırıklığını gördün, dağılmayı gördün, ama aynı tiyatroya her gün devam ettin.



Şimdi de işte a
ynı şeyi yapıyor değil misin. Blog'da yazı yazarak rahatlama. "içini boşaltmak ehe ehe..". iğrenç bir mastürbasyon. bunun amacı nedir, bunu birilerine okutarak yaptığın nedir? senin saçmalıkların ilginç veya önemli mi? kendini ifade mi ediyorsun, kendini ifade etmenin anlamı nedir? yanındaki insanların senin için ağlamalarını veya parçalamalarını görmüyor, "kendini ifade etme" aptallıklarıyla mı uğraşıp duruyorsun? ne yapıyorsun, bütün bunları niye yazıyorsun? niye kendini özel ya da önemli gibi hissetmek için ıkınıp duruyorsun?


Bütün bunlar saçma, bunlar seni değiştirmeyecek. bunlar seni kurtarmaz, hiçbir şey seni kurtarmaz. o küçük ve işlevsiz parmaklarını teker teker kırmayı o kadar istiyorum ki, böylece hiçbir şey yazamazsın. en küçük, en işlevsiz gibi görünen çatallarla gözlerini yerinden çıkarmak için kıvranıyorum, okuyamazsın, göremezsin. kendini ifade falan ederek bir yere varamazsın.


Dilini söküp çıkan kanla gırtlağını tıkayacağım. ayak parmağından itibaren bütün derini çıkarıp, ne kadar evcil hayvan varsa seninle beslenmelerini sağlayacağım. çünkü senin hak ettiğin bu. insanları hayal kırıklığına uğratmanın karşılığı bu. sonsuza dek "kendini ifade etme" saçmalığıyla pisliğini baskı altına, kontrol altına alamazsın. ne yapman gerektiğini eşşek gibi biliyorsun, ama korkak ve cahil varlığın o kadar kirlenmiş ki, tıkanmış durumdasın. her tarafına devasa boklar yapışmış su boruları gibi tıkandın. ifade etmek aptallığı bir gün bitecek, bu salaklık sona ermek zorunda. erteleyip durma. bu yazıyı yaz, sakla ve bir dahaki okuyuşunda kendine gel. sanmıyorum bunu, ama gene de kendine gel.


Evet son bir tanım yap, her şey uygun olsun, ifade etme arzun kurallara uygun olsun.; dünyanın en iğrenç hissidir şu anda bendeki. dünyanın iğrenç insanları tarafından uygulanır, ve sorumsuzluk denizinde boğulunur. herkes birbirini ve ken
dini sevmeli,


Kendiyle mutlu olmalı dileklerimle.

Yazımı Pasylas!

Bookmark and Share

2 Yorum:

Adsız dedi ki...

Süper yazı 10 numara

İRA dedi ki...

thanks

Yorum Gönder

YORUMLARINIZI YAZMAYI UNUTMAYIN..